Hayatta hiçbir şey düşündüğünüz gibi olmuyor, mutluluk her zaman hayatınızda olmuyor. Mesala 2016 yazım kesinlikle haziran ayında planladığım gibi olmadı. İyi veya kötü oldu anlamında değil de, çok çok farklı bir yaz yaşadım anlamında söylüyorum bunu. Haziranda Almanca çalışacaktım, Temmuzda staj yapacaktım ve Ağustosta da Almanya için hazırlık yapacaktım ve Eylülde de bambaşka bir yerde olmayı planlıyordum – bu kadar basit.
Ama stajı ayarlamış, uçak biletinizi almış olsanız bile her şey değişebiliyor. Bazen olmayınca olmuyor ve burada yapabileceğiniz tek şey kendinizi mutlu etmeye çalışmak.
Peki ne oldu da birkaç ayda bu kadar radikal değişiklikler yaptım? Şu an hayatımda olan şeylerle mutlu değilsem, hayatımda olan şeyleri değiştiririm ben de.
İstenmeyenlere Elveda
İtalya seyahatim resmen bana hayatı sorgulattı. Orada o kadar mutluydum ki, neden hep değilim, diye düşünmeye başladım. Hayatımda ne istiyorum, neyi seviyorum, kimi hayatımda istemiyorum, kafamı meşgul eden şeyler neler; oturdum bunların listesini yaptım. Bunları net bir şekilde görmek karar vermeyi kolaylaştırdı.
Odamdaki bütün aksesuarları çöpe atıp yeni çiçekler, kartpostallar aldım. Odamı boyadım, giysilerimi ayıkladım. Şu an yazlık yalnızca 4 tişörtüm ve 2 şortum var mesala. Beni bir kez bile aramayan, arkadaşlığı doğum gününde mesaj atmak sanan; bir şey başarınca tebrik etmeyip surat asan insanları düşünmekten, onlar için endişelenmekten vazgeçtim. Beni oyalayıp başka dil öğrenmemi engelleyen Almanca kitaplarımı çöpe attım. Müzik listemde bile dinlemediğim şarkıları sildim.
Enerjimi silip süpüren, kafamı dolduran ne varsa hepsini çöpe attım. Gerçekten ihtiyacım olan, kullandığım şeyleri bıraktım sadece. Beni oyalayan, moralimizi bozan, “ne yapacağım şimdi bu durumda” dedirten, mutlu bir şekilde ilerlememe engel olan her şeyi bıraktım. Ve, inanılır gibi değil ama, sadece değişiklik yapma fikri bile değişiklik oluyor ve insanı iyi hissettiriyor.
Yenilik Zamanı
Ne için kullanırım bilmiyorum ama para biriktirmeye başladım, ihtiyacım olmayan şeyleri almayınca zaten param arttı. Giymeyip ayırdıklarımı internetten sattım – hem elimden çıkardım, hem para kazandım. Evde bulduğum bozuk paraları topladım ve inanılmaz bir miktar biriktirdim. Bence bunun en güzel yanı, bir şeyler yapmaya başladığınızı ve onun işe yaradığını görmek oldu. “Evet, ben bir şey yapıyorum ve bu iyi gidiyor” düşüncesi insanı mükemmel hissettiriyor.
Hayat okuldan ya da evden ibaret değil, hobi olmayınca yıllarca aynı insan olarak kalıyoruz.Kendi kendime İtalyanca öğrenmeye başladım ve yeni bir şeyle uğraşmak beni gerçekten heyecanlandırdı. Hedefim çok ciddi çalışmak, kendimi öğrenmeye odaklayıp sıkmak yerine aksanlı konuşmak, basit cümleler kurabilmek; öğrenirken eğlenebilmek.
Yıllardır izlemek istediğim filmlere, okumak istediğim kitaplara tabi ki zaman ayıramıyordum. Yazın da boşken aklımda kalan ne kadar şey varsa okudum, izledim. Bu çok basit gelecek belki ama ertelemek hep aklımızı meşgul eden, beynimizin geri planında bizi bağlayan tek şey. Eğer bir şeyi o an yaparsak hem aklımızdan çıkarmış hem de “onu başarmış” oluruz.
Yaparken sizi gülümsetecek şeyleri yapmak için zaman ayırınca, olmak istediğimiz kişiye dönüştüğümüzü fark ettim. Sadece “bunları istiyorum” demekle asla olmuyor-olmayacak, bu yüzden eğer siz harekete geçmezseniz, kimse sizi desteklemez.
Hayat sizin hayatınız ve neye üzüleceğiniz ya da sevineceğiniz size kalmış. İstediklerinizi yapıp mutluluk elde edebilir ya da her şeyi sorun ederek, bomboş, ot gibi bir hayat da sürebilirsiniz. Ben bu 2 ay boyunca kendimi mutlu etmek için yapabileceğim ne varsa yaptım, artık başkalarını düşünmek yerine kendimi düşünüyorum ve istediğim hayatı kendime kurmaya çalışıyorum. Herkes kendisi için iyi olanı istiyor ama kimse adım atmıyor.
Bunları söylemek tabi ki kolay ama bir kişi bile “evet ya, gerçekten ben değerliyim” dese aslında o kişi için çok şey değişecek ve evren onun için harekete geçecek. Gözlerinizi kapatın, hayatınızı nasıl hayal ediyorsanız onu inşa etmeye başlayın. Mutluluk sizi bekliyor 🙂